Sevgili Anne Ve Babacığım Lütfen Bu Kitabı Okur Musun?

Sevgili Anne Ve Babacığım Lütfen Bu Kitabı Okur Musun?

Kitapta çocuk yetiştirilirken sıklıkla yapılan yanlışlar dile getirilmiş ve bu hataların en doğru telafi şekli anlatılmıştır.Anlatılanların günlük yaşamdan örneklerle zenginleştirilmesi okumayı daha da zevkli hale getiriyor. Herkesin kendinden örnekler b

Kitabın Yazarı : Hasan YILMAZ

Kitap 225 sayfadan oluşmaktadır. Dili oldukça akıcı ve sade. Her yaştan insanın rahatla okuyabileceği bir kitap. Bütün anne babalara ve anne baba olmak isteyenlere, hatta ergenlik döneminden itibaren bütün gençlere ,aileleri ile daha rahat empati kurmalarını sağlar, önerilebilir. Kitapta çocuk yetiştirilirken sıklıkla yapılan yanlışlar dile getirilmiş ve bu hataların en doğru telafi şekli anlatılmıştır.Anlatılanların günlük yaşamdan örneklerle zenginleştirilmesi okumayı daha da zevkli hale getiriyor. Herkesin kendinden örnekler bulabileceği bir kitap.

Kitap 9 bölümden oluşuyor.

İlk bölüm; Dün Ve Bugün.

Bu bölüm kitaba bir giriş niteliğindedir.. Yazar bu bölümde kendi hayatından örnekler vermiş, yaşadığı deneyimleri dile getirmiştir.Verilen örneklerin benzerlerinin birçoğumuzun yaşamımızda yer alması nedeniyle, Kitap okuyucuyu kitaba başladığı ilk andan itibaren içine çekiyor.

İkinci bölüm: Sevgi Nedir Nasıl İfade Edilir?

Bu bölümü okuduğumda, sevgiyi ne kadar sıradan bir şey olarak algıladığımı anladım. Eminim ki birçoğumuz da sevginin ne kadar kutsal bir şey olduğunun farkında bile değil. Ve önemsemediğimiz bu duyguyu gündelik yaşamımızda o kadar hırpalıyoruz ki... Belki de bu yüzden hayattaki ufacık sorunlar bile çok büyüyor ve zamanla çözülmez bir hal alıyor. Sevgiyi yeniden anlamlandırmak ve değerini anlamak için bu bölümü okumak oldukça önemli.

Bu bölümde 33. sayfada yer alan hikaye beni çok etkiledi. Paylaşmanın anlamını bilmeyen bireylere sadece bu hikayenin anlatılmasının bile,onlar için farkındalık oluşturacağını düşünüyorum.Ve bu bölümde en çok etkilendiğim, aslında bütün ebevynlerin hissetikleri ama zaman zaman dile getirmeyi unuttukları, şu sözdür: '' Seni sen olduğun için seviyorum, sen benim evladımsın ve seni sevmem için hiçbir gerekçeye ihtiyacım yok.''

Zaman içinde hayat telaşesine kapılıp sevgi bağlarını iyice köreltmiş olan danışanlara bu bölümü okutmanın faydalı olacağını düşünüyorum.

Üçüncü bölüm: Disiplin Ve Eğitim.

Bu bölümde çocuklarımızı eğitirken kullandığımız yanlış methotlardan bahsetmektedir. Disiplin için birçok ebevynin başvurduğu <ceza>nın etkililiği, cezaya ne durumlarda başvurulması gerektiği, ceza yerine uygulanabilecek alternatif çözümlerden bahsedilmektedir. Çocuklarında yetişkinler gibi ayrı birer birey oldukları, ebevynlerinden farklı kişiliklere sahip olabilecekleri, ve bu farklılıklara en doğru biçimde nasıl yaklaşalıcağını bu bölümde dile geliyor. Bu bölüm çocukları ile iletişim problemleri yaşayan, çocuklarını disipline etmekte zorlanan ailelerin okuması için uygundur.

Dördüncü bölüm: Sınava Hazırlanma Sürecinde Çocuklara Nasıl Destek Olunabilir?

Hayatın her anında hep yanımızdadır sınav. Ve ona birçok anlma yükleriz, kimimiz için başarının en büyük göstergesi, kimimiz için mutluluk ya da hüzün kaynağı, aileler içinse çoğu zaman bir yarıştır. '' En başarılı benim çocuğum olacak, diğerlerini her zaman geçecek, ailemizin gurur kayağı o''gibi düşünceler hemen hemen her ebevynin aklındadır.Çocuklar ise bu düşünceler arasında sıkışıp kalır, sınav ile sevginin eşdeğer bir şey olduğu düşüncesi ile adeta boğulurlar.

Sınava hazırlanan çocuğu olan ailele için bu bölüm biçilmiş bir kaftan. Ebevynler çocukları için hep en iyisini istediklerinden, çocuklarının duygularını, düşüncelerini hatta kişiliklerini görmezden gelirler. Çocuklarını en iyi şekilde anlayabilmeleri, sınav dönemlerini kaliteli  ve orta düzeyde bir kaygı ile geçirebilmeleri için sınav hazırlanan çocuğu olan ailelere, bu bölümü okumaları tavsiye edilebilir.

Beşinci bölüm: İnsan Gelişimi Konusunda Anne Babaların Bilmesi Gerekenler.

Bu bölümde; gelişim dönemlerine kısaca değinilmiştir. Ailelerin çocuklarının içinde bulunduğu ve bulunacakları dönemleri ve davranışlarının nedenlerini anlamaları konusunda yardımcı olacak bir bölüm.

Altıncı Bölüm: Haftalık Aile Saatleri.

Rutin işler içinde hepimiz yeme içmeye bile zor vakit ayırıyoruz. Böyle olunca zamanla aile kavramı o kadar soyut ve anlamsızlaşıyor ki günden güne aynı evi paylaşan ayrı bireyler oluyoruz. Sosyalleşmenin ilk başladığı yer olan ailede böyle çatlakların olması toplumda da sorunlara neden oluyor ve zamanla da bizleri yalnız ve asosyal bireyler olmaya itiyor. Kişiler arası basit problemleri çözmede bile zorlanır hale geliyoruz. Buna çözüm olarak bu bölümde aile toplantıları önerilmiştir. Aile toplantıları ile; ebevyn ve çocuklar arsındaki mesafeler aşılacak, aile bireyleri birbirleri ile iletişim imkanı bulacak, sorunlar basit şekilde çözüme kavuşacak ve en önemlisi aile bağları kuvvetlenecektir.

Aile içi iletişimi az olan ailelere bu bölümü okutmak veya aile toplantıları önerisinde bulunmak faydalı olabilir. Bu bölümde 155. sayfada bulunan öyküyü okumakla ilk adım atılabiilir.

Yedinci Bölüm: Çalışan Anne Ve Babanın Çocuğu.

Gelişen teknoloji ve modernleşen dünya ile kadının iş yaşamına girmesi, toplum için yeni bir sorun algılamasına neden olmuştur. '' Çalışan anne, çocuğuna yeterli ilgi gösteremeyen anne'' düşüncesi.. Çalışan anne, baba ve çocuklar için en doğru yaklaşımın nasıl olması gerektiğinin anlaşılması için bu bölüm okunabilir..

Sekizinci Bölüm: Boşanmak Ve Çocuk.

Bu bölümde boşanma sürecinde olan ya da boşanmış anne babaların, bu durumu çocuğa nasıl açıklayacağı, bu süreci çocuğun en sağlıklı biçimde atlatması için yapılması gerekenler anlatılmıştır.  Boşanan ebeveyn ve çocuklarının okuması için uygun bir bölümdür.

Bu haber toplam 9472 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.