Psikolojik danışmanlar, okullarda görev yaptıkları takdirde "rehber öğretmen" ünvanını alıyorlar. Bu konumuyla rehber öğretmen, dünyada yalnızca ülkemizde bulunan bir görev biçimi... Diğer ülkelerde "School Counselor" (Okul Rehberi veya Okul Danışmanı)  ünvanıyla görev yapan uzmanlar, tam anlamıyla olmasa da bizdeki rehber öğretmenin görevini yapıyorlar.

Fakat öğretmenliğin, yalnızca profesyonel ve uzmanlarca verilen eğitim-öğretim anlamına gelmediği ülkemizde, bu algıdan en büyük zararı PDR'ciler çekmekte... Çünkü öğretmenlik  "ekmek kapısı, istihdam alanı" olarak görülüyor ve bundan dolayı da, Psikolojiyle organik bağı olmayan farklı alandaki insanlara, rehber öğretmen olarak okullarda görev verilebiliyor. Oysa yapılan uygulama neresinden tutsak elimizde kalıyor.

PDR mezunları aldıkları lisans eğitimi sonrasında problem çözme ve çözdürme becerisine sahip, kişilerarası ilişkileri iyileştirici veya sorunlu ilişkileri düzeltici, insanlarla iletişim kurabilen, sosyal yönü gelişmiş, algı ve empati düzeyi yüksek bireyler olarak yetişmektedirler.

Alan dışı atamaları gerçekleşen kişilerde, bahsedilen konulardaki yetkinlik düzeyi oldukça düşük olduğu için adeta bir eğitim zayiatı yaşanmıştır.

Diğer yandan alan dışından yapılan atamalarla, 2 ay sonra mezun olan PDR mezunlarının kadroları dolduruldu ve yüzlerce PDR'cinin mağduriyetine yol açıldı.

Ah Milli Eğitim ah..

Protestolarımızda dile getirdiğimiz gibi: Gerçekten de; "Nimet Ç. Bir Ankara trajedisi..."

"Bundan sonraki uygulamalarda aynı hatanın tekrarlanmaması için PDR olarak çalışmamız ve etkimizi/tepkimizi ortaya koymamız gerekiyor" düşüncesiyle...

www.facebook.com/dergipdr

Dergi pe.Dr.